Suriye'de Arap Baharı sonucu başlayan özgürlük taleplerini rejimin demir yumruk gösterip Rusya'nın İran'ın ve Hizbullah'ın da desteğini alarak halkını acımasızca katliamdan geçirmeye başlaması sonucu 1 milyona yakın Suriyeli öldürüldü, yüzbinlerce insan tutuklanıp insanlık dışı işkencelere maruz kaldı.
15 milyona yakın insan da ülke içine ya da ülke dışına çıkarak canını kurtarmanın derdine düştü. On binlercesi de Ege'nin, Akdeniz'in tuzlu sularında boğularak balıklara yem oldu. Bunlardan başka başta Türkiye olmak üzere milyonlarcası komşu ülkelere sığınarak hayata tutunmaya çalıştılar çalışıyorlar.
Bizim ülkemiz Türkiye'ye sığınan ve canlarını bize emanet eden bu insanlar zaman içinde hayata tutundular manav,bakkal, oto tamir, tatlıcı, sarraf ve diğer sektörlerde dükkanlar açtılar, atölyeler,fabrikalar kurdular. Fabrikalarda, tarım alanlarında, besi alanlarında, tamirhanelerde çalıştılar. Kimseye muhtaç olmadan ayakta kalmanın yollarına koyuldular.
Aradan 13 yıl geçti Türkiye'de doğanlar delikanlı oldu. 7-8 yaşlarında Türkiye'ye gelenler 20'li yaşların üzerinde delikanlı oldular. Piyasada görünür olup çarşı pazarda, parklarda, bahçelerde dikkat çeker hale geldiler.
Suriye'de kalanlar ise güvenli bölge ilan edilen yerlerde ve Türkiye'nin terörden arındırdığı bölgelerde hayatlarına devam etme gayretini devam ettirdiler. Aynı zamanda Türkiye'nin verdiği destekle Beşar Esed’inzalim, katil, soykırımcı yönetiminden ülkelerini kurtarmak için azimle çalışmalarını devam ettirdiler.
Zaman içinde zalim Baas Partisi ve katil Beşar Esad yönetmene destek verip halkını katlettiren Suriye halkına zulüm dolu yıllar yaşatanRusya, İran ve Hizbullah Esed'e destek veremez oldu. Bunun üzerine uzun süredir Esed’ten ülkelerini kurtarmak için hazırlık yapan muhalif güçler el ele verip Suriye halkını bu katilden kurtarmak için harekete geçti.
27 Kasım'da başlayan kurtuluş mücadelesinde önce Halep sonra Hamasonra Humus ve nihayet 8 Aralık'ta Şam muhaliflerin şehri teslim alması ile özgürlüğüne kavuştu. Muhaliflerin lideri Colani, tüm Suriye halkını kucaklayan mesajlar verdi. Emevi Camii'nde şükür namazı kıldı.
İlk Cuma Namazını muhaliflerin başbakanıEmevi Camii'nde kıldırdı. Cuma hutbesini okudu Türkiye istihbarat (MİT) başkanı İbrahim Kalın da Emevi Camii'nde namaz kılıp Coloni ile görüştü. Ülkenin PKK, PYD ve ABD işgalindeki bölümü dışındaki tüm kesimlerinde 8 Aralık Hürriyet ve Kurtuluş Bayramı olarak kutlanmaya başladı.
Tüm bu olaylar yaşanırken topraklarının zulümden kurtulduğunu gören gerek Suriye içindeki gerekse Türkiye'deki Suriyelilerin önemli bir kısmı doğdukları topraklara dönmek için akın akın yollara koyuldular. Sanırım haziran ayı gelip okulların kapanmasından sonra daha fazla Suriyeli vatanlarına dönmek evlerine, yakınlarına kavuşmak, ülkelerinde yeni bir hayat kurmak için yollara koyulacaklar.
Tahminlere göre 2 milyona yakın Suriye vatandaşı kısa bir zamanda ülkelerine dönmek için ülkemizden ayrılacaklar. Ülkelerine dönerek yeni bir hayata başlamanın ülkelerini yeniden imar edip yaşanır hale getirmenin gayretine başlayacaklar.
13 yıldan bu yana ülkemizde misafir ettiğimiz muhacir olup canlarını kurtarmak için bize sığınan bu insanlara karşı geldikleri günden bugüne bazı kesimler kardeş ve insan muamelesi yaptı, yardımcı oldu. Bazı kesimlerde bunları insan saymadı, dışladı, horladı. En son 30 Haziran 1 Temmuz'da Kayseri'de daha önce Ankara Altındağ'da ve diğer bazı şehirlerde olduğu gibi mazlum, mağdur bu insanlara saldırdı yaktı yıktı yağma etti.
Kısacası 13 yıl süren muhacirlik döneminde Suriyelilere yapılan ev sahipliği konusunda kaybedenlerimiz ve kazananlarımız oldu. Mahşeri vicdan, tarih bunları elbette yazacaktır.
Bu konuda Türkiye Cumhuriyeti hükümetleri, insani yardım kurumları, merhametli hayırsever insanlarımız ve sivil toplum kurumlarımız kazananlar safhında yerini aldı.
Yine bu konuda ülkemizde mülteci istemiyorum diyen meydanlara çıkan gençlik teşkilatlarımız, bunları hemen göndereceğiz diyen siyasi parti ve milletvekillerimiz, bunların gitme vakti geldi diyen ticaretle ilgili oda başkanlarımız, bunlara tahammülüm yok diye paylaşım yapan bürokratlarımız ve daha 1918'e kadar bizim vatanımız olan Suriye'yi ve insanını yok sayan zavallı ufuksuzlarımız kaybetti.