İnsanoğlu dünyaya geldiğinden beri farklı iklim ve coğrafyalarda yerleşerek hayatını devam ettirmiş olup farklı geçim yollarını bularak birbirinin ihtiyaçlarına cevap verir hale de gelmiştir.
Aynı zamanda farklı sebeplerle yeryüzünde seyahatler yaparak birbirinin imkanlarından, hayat biçiminden, tecrübelerinden istifade edip birbirine katkı sunmanın da yollarını bulmuştur.
Özellikle uzun süren ve uzak ülkelere yapılan seyahatler, ticari faaliyetler, savaşlar, inceleme gezileri başta olmak üzere birçok seferler insanların farklı kültürlerle tanışmasına o kültürlerden etkilenmesine aynı zamanda o kültürleri başka diyarlara ve toplumlara taşımasına da sebep olmuştur, olmaktadır.
Bizim ülkemiz Anadolu tarih boyunca farklı iklimlerin hüküm sürdüğü kıtalar, iklimler, kara, hava, demir yolları üzerinde bulunan insanların doğudan batıya, kuzeyden güneye göç yolları üzerinde bulunan bir ülkedir.
Aynı zamanda farklı dinlerin, etnik unsurların, kültürlerin de hayat bularak birbirini etkilediği mozaik zenginliği olan bir ülke olmanın yanında büyük devlet ve imparatorlukların yüzyıllarca farklı insanları bir arada toplayabildiği bir ülkedir de aynı zamanda.
Özellikle İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra başta Batı ülkeleri olmak üzere Ortadoğu, Uzak Doğu, Kuzey Avrupa ve Amerika ülkelerinden çok sayıda varlığı yerinde olan insan iklim şartları, tarih ve doğal zenginliği sebebiyle ülkemize seyahatler yapmaya, ülkemize ziyaretler düzenlemeye başlamışlardır. Önceleri yaz aylarında yapılan bu ziyaretler zamanla dört mevsime yayılmış olup her mevsim çok sayıda insan ülkemizi ziyaret eder hale gelmiştir.
Onların bu ziyaretleri ülkemizin ticari, ekonomik, siyasi, ilim ve kültür faaliyet ve çalışmalarına da sayısız katkılar sunar hale gelmiş olup gelmeye de devam etmektedir.
Bu süreçte eğitim kurumları, siyaset kurumları, gezi organizasyon firmaları, uluslararası konferans, panel ve buluşmalar yapan fuarcılık organizasyonları ve benzeri sivil toplum kuruluşları yaptıkları faaliyetlerle Anadolu Kültürünün dünyanın farklı kültürleri ile tanışmasına bununla birlikte Anadolu Kültürünün yeni kültür değerleri ile tanışıp zenginleşmesinde büyük roller üstlenmektedirler.
Uluslararası ticari fuarlar, diplomasi formları, spor organizasyonları, kültür organizasyonları, fuar organizasyonları, öğrenci buluşmaları ve benzeri sivil toplum kuruluşlarının da içinde olup organize ettiği tüm faaliyetler ülkemizi ziyaret eden insan ve insan gruplarının Anadolu Kültürünün zenginleşmesine katkılar sunmakta aynı zamanda Anadolu Kültürünün gelen ziyaretçiler yolu ile dünyaya açılmasında, uzak diyarlarda tanınmasında büyük bir rol üstlenmektedir.
İlerleyen zamanda sahil turizminin iç bölgelere açılıp, tarih, doğa, spor ve kültür zenginliklerini tanıma yolunda açılım yapmasında sivil toplum, devlet işbirliğinin (Sivil toplumla Türk Tarih Kurumu, Spor ve Kültür Bakanlıkları) ülkemiz turizminin ve kültürünün gelişip yayılmasında sivil toplumun büyük katkıları olacaktır.
Bu konuda büyük çaba sarf eden insani yardım kuruluşları, tanıtım firmaları, turizm firmaları, farklı amaçlı fuar organizasyon firmaları ve kültür organizasyonları ve benzeri sivil kuruluşlarımızı Anadolu Kültürüne katkıları için kutlamak gerekiyor. Sağ olsunlar var olsunlar.